İstanbul 36. Asliye Cinayet Mahkemesi’ndeki duruşmaya, davalı Sedef Kabaş esir bulunduğu cezaevinden getirildi. Davacı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Süleyman Asilzade’nun avukatları da duruşmada hazır bulundu. Duruşmayı İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu ve CHP Milletvekili Utku Çakırözer de takip etti. Duruşmaya sınırlı sayıda izleyici alınırken, çok sayıda gazeteci ve destek için gelenler de adliye koridorunda bekledi.
KATILMA TALEPLERİ KABUL EDİLDİ
Şikayetçi Cumhurbaşkanı ve mağdur Süleyman Asilzade’nun avukatları şikayetlerini her tarafta ettiklerini ve davaya katılma başvurusunda bulunduklarını belirttiler. Mahkeme, katılma taleplerini kabul etti.
KABAŞ: HAKARET ETMEDİM, ETMEM
Sedef Kabaş savunmasında, “Cumhurbaşkanına hakaret etmedim, etmem, edilmesini de onaylamam. İktidarı gerekirse en ağır şekilde eleştiririm ve takdir edersiniz ancak bunlar ifade özgürlüğü kapsamındadır ve bir gazetecinin görevidir. Umulan atasözünü kendimce yumuşatarak örnek verdim. Hakaret kastım olsa sözün orijinalini kullanırdım” dedi.
Kabaş, “Nasıl bir kabahat işlemiş olabilirim ancak 13 yıla yakın hapis yatmamı talep ediyorlar. Sözlerimde Erdoğan’ın ismini bile kullanmadım fakat üzerine alındı. Bunların tümü tenkit, hakaret olarak kabul edilemez. Somurtkan halkın haber alma hakkını gasbetmek anlamına kazanç. Bunları Anayasamız ve AİHM diyor. Dünyanın hiçbir hukuk devletinde yaşanmayacakları yaşattılar bana. Bunca saldırının öfkenin karşısında ulu Türk adaletine sığınıyorum. Bir özdeyiş üzerinden bir gazetecinin sürekli gaye gösterilmesi gerçeklerin kamuoyuyla buluşmasını alıkoymak yok midir? Bir gazetecinin karşısına çıkmadan suçlu duyuru edilmesi, siyasi erki elinde tutanlar tarafından yapılması hukuka bir hakaret yok midir? Bir şiir yüzünden hapis yatmış birinin atasözü sebebiyle bir gazetecinin hapis yatmasını istemesi hayatın bir cilvesi yok mi? İddia edilen suçları elbette kabul etmiyorum, beraatimi ve tahliyemi talep ediyorum” diye konuştu.
SAVCI MÜTALAASINI AÇIKLADI
Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını ifade eden savcı, Sedef Kabaş’ın, zincirleme olarak “Cumhurbaşkanına alenen hakaret” suçundan 1 yıl 5 aydan 8 sene 2 aya dek, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya karşın sözleri nedeniyle ise “Millet görevlisine hakaret” suçundan 1 yıl 2 aydan 2 yıl 4 avuç içi kadar elde etmek üzere toplam 2 yıl 7 aydan 10 sene 6 aya kadar hapsini istedi. Ulaştırma ve Altyapılar Bakanı Adil Karaismailoğlu’na yönelik sözlerinin kaba ve terbiye dışı olmakla birlikte kişinin onur, itibar ve saygınlığını rencide edebilecek özellik ve ağırlıkta bulunmadığı, bu nedenle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı anlaşıldığından beraati talep edildi. Savcı, Kabaş’ın tutukluluk halinin devamını istedi.
“EN ÜSTTEKI SEVİYEDEN CEZALANDIRILSIN”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatları Ferah Yıldız, “Davalı her ne dek diğer bir davası olmadığını söylemişse de Cumhurbaşkanı’na hakaretinden dolayı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde cezalandırılmıştır. Sanığın en üst seviyeden cezalandırılmasını ve hakkında indirim uygulanmamasını talep ediyoruz” dedi. Süleyman Asilzade’nun avukatı Uğur Kızılca ise “Davalı müvekkilime hakaret etmiştir, cezalandırılmasını istek ederiz. İfade özgürlüğü sınırsız değildir” diye konuştu.
AVUKATLARI TAHLİYESİNİ TALEP ETTİ
Mütalaaya karşısında söz verilen Sedef Kabaş, “Yargılanmaktan korkmuyorum yeter fakat hak tesis olsun. Bu suçu işleyen cümbür cemaat eşit şekilde cezalandırılsın, suçtan zarar görenler eşdeğer şekilde korunsun” dedi. Kabaş’ın avukatlarından Bahar Ünlüer, “Müvekkilin bakmakla mesul olduğu 12 yaşında bir oğlu var, 49 gündür esir olması nedeniyle annesinin bakım ve şefkatinden uzak” diyerek tahliyesini istek etti. Avukat Uğur Poyraz ise “Bu bayağı bir dava değildir. Bu bir Dreyfus davasıdır. Kimse benim gözlerimin içine bakarak bunların hukuk devletinin uygulamaları olduğunu söyleyemez. Elinizi vicdanınıza koyun. AİHM kararları besbelli dururken hükümlü edemezsiniz” dedi. Bu sırada Cumhurbaşkanı avukatı Ferah Yıldız, “Siyaset yapmayın. Burası siyaset meydanı değil” dedi. Davalı Sedef Kabaş son sözünde, “Karar verirken o videoya bakarak karar vermenizi istiyorum” dedi.
“CUMHURBAŞKANINA HAKARET” SUÇUNDAN 2 YIL 4 AY HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI
Yarım saat ara veren duruşma, sonradan kararını açıkladı. Mahkeme, Sedef Kabaş’ı “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçundan suçun işleniş şekli, işlendiği yer ve vakit, kastın yoğunluğu dikkate alınarak 2 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırdı.
TAHLİYESİNE KARAR VERİLDİ
Kabaş hakkında herhangi bir indirim uygulamayan duruşma, cinayet miktarı ve tutsak kaldığı süreyi dikkate alarak tahliyesine karar verdi.
BAKANLARA HAKARETTEN BERAATİNE KARAR VERİLDİ
Duruşma, davalı hakkında bakanlar Adil Karaismailoğlu ve Süleyman Soylu’ya yönelik “Millet görevlisine görevinden dolayı hakaret” suçundan dava açılmışsa da unsurları oluşmadığından ayrı olarak beraatine karar verdi.
İDDİANAME
İddianamede, gazeteci Sedef Kabaş “güvenilmez”, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “müşteki”, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Ulaştırma ve Altyapılar Bakanı Adaletli Karaismailoğlu “mağdur” sıfatıyla yer alıyordu. İddianamede, Sedef Kabaş hakkında zincirleme şekilde “Cumhurbaşkanına hakaret” suçundan 1 sene 5 aydan 8 yıl 2 avuç içi dek hapis talep edilirken, 14 Ocak tarihli programda İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Ulaştırma ve Altyapılar Bakanı Adil Karaismailoğlu’na yönelik sözleri sebebiyle de “Ulus görevlisine görevinden dolayı hakaret” suçundan toplam 2 sene 4 aydan 4 sene 8 aya dek hapsi isteniyordu. Sedef Kabaş, “Cumhurbaşkanına hakaret” suçundan İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği’nce 22 Ocak’ta tutuklanmıştı.